Ay’ın ufka yakın olduğu zamanlarda büyük görünmesi hepimiz dahil birçok bilim insanının da ilgisini çeken bir konu.

Daha önce muhakkak “Ay bugün çok büyük görünüyordu” cümlesini duymuşsunuzdur. Evet Ay bazen gerçekten de daha büyük görünür, fakat ufka yakın olduğunda büyük görünmesinin başka sebepleri var. Aslında Ay, ufukta da tam tepe noktamızda iken de aynı büyüklüktedir ama, ufka yakın iken daha büyük olduğu yanılgısına düşeriz. Bu duruma Ay İllüzyonu (Yanılgısı) adını veriyoruz.

Ay Gerçekte Ne Zaman Büyük Görünür?

Ay, diğer tüm gök cisimleri gibi eliptik bir yörüngede dolanır. Dolayısıyla bazen Dünya’ya yakın, bazen ise daha uzak olur. Bu da Ay’ın bazen gerçekten olduğundan daha büyük görünmesine sebep olur. Fakat bu farkı fark etmek oldukça keskin bir göz ile bolca tecrübe gerektirecek kadar azdır. Her ne kadar büyük bir fark gibi görünse de 4 yaydakikalık fark, 1 derecenin 15’te 1’i kadardır. (Gökyüzüne baş parmağınızı uzatın, bu yaklaşık 1 derecedir. Aradaki değişim bunun 15’te 1’i kadardır).

Ay'ı en yakın(yerberi) ile en uzak(yeröte) konumları arasında görünen boyut farkı. Fotoğraf: Anthony Ayiomamitis Kaynak: http://www.bulutsu.org/ggg/?gun=071025
Ay’ı en yakın(yerberi) ile en uzak(yeröte) konumları arasında görünen boyut farkı. (Fotoğraf: Anthony Ayiomamitis. Kaynak: http://www.bulutsu.org/ggg/?gun=071025 )

Ay her ne kadar gece boyunca doğup batarken yörüngesi üzerinde bize yakınlaşabiliyor olsa da bu fark edilebilir miktarda değildir. Dolayısıyla başka açıklamalar aramak zorundayız.

Ay’ın Ufka Yakınken Daha Büyük Görünmesine Dair Açıklamalar

Burada en önemli noktalardan biri, Ay’ın ufka yakınken aslında büyük olmadığıdır. Eğer bir ölçüm aleti ile gerekli ölçümleri yaparsanız, Ay’ın gökyüzünde herhangi bir konumdayken aynı büyüklükte olduğunu, yani ufka yaklaştığında gerçekte büyümediği ortaya çıkacaktır. Kısacası Ay’ın ufka yakınken büyük görünmesi, tamamen bizim algımızla ilgilidir.

1) Ebbinghause İllüzyonu (Yanılgısı) ya da (Titchener Daireleri)

Adını kaşifi Alman psikolog Hermann Ebbinghause tarafından alan bu illüzyon, nesnelerin etraflarındaki cisimlerle kıyaslanarak bir büyüklük algısı oluşması durumunu ifade eder. Örneğin birçok yerde de karşınıza çıkabilecek alttaki görselde soldaki ve sağdaki turuncu daireler aynı boyuttalar. Fakat soldakinin etrafında kendisinden daha büyük nesneler olduğu için onu beynimizde “küçük bir daire” olarak etiketliyoruz. Sağdakinde ise bu sefer etrafındakilere göre büyük olduğundan “büyük bir daire” olarak etiketliyoruz. Bir karşılaştırma yaptığımızda ise, sanki soldaki sağdakinden daha küçükmüş gibi algılanıyor.

Ay’da da benzeri bir durum yaşıyor olabiliriz. Ay ufka yakınken onu etrafındaki küçük nesneler olan ağaçlar, binalar ile kıyaslayıp büyük algısı oluşturuyor, ardında da gökyüzündeki devasa alanda daha ufakmış gibi algılıyor olabiliriz.

Eğer bu durum Ay’ı ufka yakınken ufak nesneler ile kıyaslamaktan kaynaklanan bir yanılgı ise bu durumda nesneleri ortadan kaldırdığımızda bu algının da yok olması gerekir. Fakat açık bir denizdeki gemiciler veya bulutların üzerinde uçan pilotlar da aynı yanılgıyı yaşamaktadırlar.

2) Ponzo İllüzyonu (Yanılgısı)

Adını İtalyan psikolog Mario Ponzo’dan alan bu illüzyon, bizim perspektif algımızla ilgilidir. Bir nesne bizden uzaklaştığında perspektiften ötürü daha küçük görünecektir. Beynimiz bu durumu bilir ve uzaktaki küçük bir nesnenin aslında büyük bir nesne olduğunu bize söyler. Bu sebeple aşağıdaki görselde uzaktaki tahta, yakındaki ile aynı boyutta olmasına rağmen daha büyük algılanmaktadır.

Ponzo illüzyonu: Çizgiler eşit boyda olmalarına karşın, uzakta olan perspektif algımızdan ötürü daha büyük olduğunu düşünmemize sebep oluyor.

Problem: Eğer durum perspektif ile alakalı olsaydı, tamamen küresel bir yapı olan gezegen evlerinde (planetarium), ufuktan yükselen Ay’ın aynı şekilde küçüldüğünü görmemiz gerekirdi. Fakat durum bunun tam aksini göstermektedir.
Farklı Bir Bakış: Eğer başınızı öne eğip bacaklarınızın arasından bakacak olursanız, Ay yanılgısının yok olduğunu fark edeceksiniz. Şaka yapmıyoruz, gerçekten de bu böyle.

3) Yakınsak Küçültme

Özellikle fotoğrafçılık ile ilgilenenlerin bildiği bir kavramdır. Uzaktaki bir nesneye odaklanmak belirli bir uzaklıktan sonra sabittir. Gözümüz bir cismi uzaklığına göre odaklar. Örneğin; Ay bizden yaklaşık 400.000 kilometre uzaktadır, fakat ufka yakın olduğunda onu bizden uzak olan ufuktaki nesneler ile aynı odağa koyarız.

Örneğin 200-300 metre ötedeki ağaçlar ile Ay’ı aynı uzaklıktaymış gibi ilişkilendiririz. Fakat Ay gökyüzüne çıktığında, etrafında odaklanabileceğimiz bir nesne yoktur. Dolayısıyla göz odaklanmadığı duruma gelir, ki bu birkaç metredir. Bu da beynimizin Ay’ın olması gerekenden daha yakın olduğunu algılamamıza sebep olur. Dolayısıyla bu durum yakından büyük olarak gördüğünüz bir nesnenin aslında küçük olduğunu düşünmemize sebep olur.

Üstteki yarı çember gök küreyi temsil ediyor. Ay’ın gerçek uzaklığı bu noktalar üzerinde. Fakat yükseldikçe onu daha yakın algılıyor olmamız, uzaklık ve boyut ilişkisinden ötürü onu daha küçük algılamamıza sebep olur. (Emmert’s Law)

Problem: Bu durum Ay’ın ufka yakınken neden daha büyük göründüğü yerine, gökyüzündeyken neden daha küçük algılandığını açıklar.
Sonuç: Yukarıdaki gibi çeşitli açıklamalar getirilmiş olsa da, bazı yanıtlanamayan durumlar ve eksiklikler barındırdığından bu konu bilim insanları arasında hala tartışma yaratmaktadır.

Hazırlayan: Ögetay Kayalı
Kaynak video:
 TED-Ed – The Moon Illusion – Andrew Vanden Heuvel