Messier 66, M66, ya da diğer adıyla NGC 3627 olarak da bilinen ve galaksimiz Samanyolu gibi sarmal bir yapıya sahip olan bu güzel gökada, Aslan (Leo) takımyıldızı yönünde, bize yaklaşık 36 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunur.

1780 yılında Charles Messier tarafından keşfedilen gökadalar arasında olan M65 ve NGC 3628 ile birlikte Aslan üçlüsünün (Leo Triplet) en büyük ve en parlak üyesidir.

Yukarıda Hubble Uzay Teleskobu tarafından alınmış olan detaylı bir yakın plan fotoğrafını gördüğünüz Messier 66, Samanyolu’na yaklaşık olarak 35 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan NGC 3628 gökadası ile, yaklaşık 1 milyar yıl önce olan yakınlaşması sonucu güçlü kütleçekim gel-git etkilerine maruz kalmıştır. Bunun sonucu, oldukça yüksek yıldız oluşum oranına sahip olmuştur. İki galaksi arasında yaşanan böylesi büyük kütle çekim etkileri, galaksilerdeki gaz ve tozun sıkışmasına, dolayısıyla yeni yıldız oluşumlarının hızlanmasına neden olur.

Galaksinin iyi incelenmiş olsa da, çok iyi tanımlanamayan merkezi bir şişkinliği vardır. Bu şişkinliğin sebebinin, diğer galaksiyle karşılaşmanın etkisiyle, büyük miktarda maddenin merkez bölgesinde toplanıp son derece yüksek merkezi kütle yoğunluğu oluşturmasından kaynaklandığı sanılıyor.

Messier 66
Aslan (Leo) üçlüsü. Messier 66, sağ alt tarafta görülüyor (Telif: D’urville).

 

Messier 66, sarmal bir gökada olsa da, şekli hafifçe bozulmaya başlamıştır. Gökbilimciler sarmal yapısının zamanla bozulmasının nedeninin, Leo (Aslan) üçlüsündeki iki komşu gökadanın güçlü kütle çekim etkisi olduğunu düşünüyorlar.

Bu güzel galaksi, sarmal galaksiler arasında oldukça büyük diyebileceğimiz bir çapa sahip. Samanyolu’dan biraz büyükçe, yaklaşık 95-100 bin ışık yılı çapıyla kendisini dev bir sarmal gökada olarak tanımlamamız mümkün. Görece yakınımızda yer alması nedeniyle gökbilimcilerin rahat gözlem imkanına sahip olduğu bu galakside 1973-2009 yılları arasında 4 tane süpernova patlaması gözlemlendi. Ayrıca, yapılan araştırmalar çoğu dev galaksi gibi M66’nın da merkezinde yoğun, dev kütleli bir karadelik olabileceğini gösteriyor.

Yüksek yıldız oluşum oranı, göz alıcı büyüklüğü ve içerdiği 1 trilyona yakın yıldız ile, Messier 66 genç ve sağlıklı bir galaksi olarak milyarlarca yıl daha tek başına var olmayı sürdürecek. Ancak, önünde sonunda yakın geçiş yaşamış olduğu NGC 3628 ile birleşerek çok daha büyük eliptik bir gökadaya dönüşecek. Bu olduğunda her iki galakside de yepyeni yüz milyarlarca yıldız oluşumu gerçekleşecek.

Bu yeni jenerasyon yıldızların çevresinde kimbilir yeni bir yaşam patlaması olacak. Tıpkı, milyarlarca yıl sonra Andromeda ve Samanyolu birleştiğinde olacağı gibi.

Seda Yüce

Kullanılan kapak fotoğrafı: NASA / ESA Hubble