Herkesin dikkatini çekmiştir; bazen çok yükseklerden geçen bir uçağın, ardında upuzun beyaz bir iz bıraktığını görmüşsünüzdür. İşte bu beyaz uzun izlere “yoğunlaşma izi” adı veriliyor ve bazı aklı havada gezen paranoyaklar tarafından chemtrails olarak adlandırılıyor.

Bildiğiniz gibi, yeryüzünden yükseldikçe atmosferde hava sıcaklığı düşmeye başlar. Uçakların uçtuğu 6-10 km civarı yükseklikte sıcaklık -20 ila -60 santigrat derece arasındadır. Bu izler, 6-8 km ve daha yüksekte uçan uçağın egzosundan çıkan “sıcak” ve yoğun hava içindeki su buharının, o yükseklikteki çok soğuk hava ile karşılaştığında büyük bir hızla donup kristalleşmesiyle oluşur. Soğuk havalarda ağzınızdan çıkan buhar ile aynı mekanizmadır bu.

Bölgedeki hava çoğunlukla sakin olduğu için, bu izler uzun süre kaybolmadan kalarak uçakların arkasında kilometrelerce uzunlukta buz kristallerinden oluşan bir kuyruk oluşumuna sebep olur. Bazen de oluşan hava akımlarıyla, yoğunlaşma izleri birbirlerinin üstüne binerek karmaşık şekiller oluşturabilir.

Alçak irtifalarda hava daha sıcak olduğu için uçak motorlarının egzoslarından çıkan sıcak hava bu şekilde yoğunlaşma izi oluşturmaz. Yani, tüm yoğunlaşma izleri yükseklerdeki çok soğuk hava içinde uçan uçaklara aittir. Tabii ki, soğuk iklime sahip bölgelerde alçaktan uçan uçaklar da zaman zaman bu izleri oluşturabilir.

Chemtrails
Yoğunlaşma izleri normalde zararsızdır. Ancak, yüksek irtifa uçuşlarının gerçekleştiği hava üsleri yakınlarında veya uçuş güzergahlarında bulunan bölgeler için sorun yaratabilir. Bu bölgelerde normalin üzerinde yaşanan bulutluluk oranı, lokal iklim değişiklerine yol açabilir.

 

Yoğunlaşma izleri kimi zamanlar saatlerce kalabildiği ve Güneş ışığını engellediği için, bölgesel iklim bozukluğuna sebep olarak gösterilebiliyorlar. Şunu da söylemek gerekir ki, yoğunlaşma izlerinin asıl sorumlusu çoğunlukla yolcu uçakları olmasına rağmen, çok daha güçlü motorlara sahip olan askeri jet uçakları da bu izlerin “bölgesel olarak” sıkça oluşmasında etkendir.

Özellikle askeri üslerin bulunduğu şehirlerde sıklıkla eğitim uçuşu yapan jet uçakları çok daha fazla izin görülmesine sebep olur. Yolcu uçakları da bu izlere, özellikle yüksek uçuşlarını gerçekleştirdikleri transit hatlar boyunca sıklıkla sebep olurlar.

Bazı komplo teorisyenleri, bu izlere Chemtrails adını verirler. Aklı bir karış havada olan ve geceleri yürürken sürekli takip edildiğini düşünen bu paranoyak elemanlara göre izler aslında insanlığa yapılan büyük bir komplonun ürünüdür. Bu düşünceye göre, yüksekten uçan uçaklar gökyüzünde bilerek bu yapıları oluştururlar ve yukarıda anlattığımız atmosferik doğal süreç ile bir ilgisi yoktur. Bu kişilere göre beyaz bulut izlerini oluşturan yapı, uçakların arkasından salınan alüminyum tozu, baryum tuzları ve çeşitli zararlı kimyasallardır. 

Ancak, chemtrails komplocuları kendi aralarında pek anlaşabiliyor görünmüyorlar. Kimileri bu kimyasalların serpilererek insan nüfusunun orta vadede ölümlerin artmasıyla düşürülmeye çalışıldığını iddia ederken, kimileri insanların uyuşturulup itaatkar hale getirilmeye çalışıldığını, kimileri de kimyasalların aslında verimli tarım topraklarını verimsizleştirmeye yönelik olduğunu dile getiriyorlar. Başka bir grup komplocu ise, bu “spreyleme” işinin Güneş ışınlarını geri yansıtarak küresel ısınmayı engellemeye yönelik araştırma çalışmaları olduğu düşüncesinde.

amerikanailesi
Olası bir nükleer savaş, “elektrik kesintisi”, salgın hastalık, uzaylı yahut zombi istilası, deprem veya fırtına sonrası oluşacak “kaos sürecinde” hayatta kalabilmek için çılgınca silahlanan sıradan bir Amerikan ailesi…

 

Tabi ki, yukarıda açıkladığımız basit fiziksel gerçekler ortada dururken bu komplo teorilerinin inandırıcılığı da pek kalmıyor. Kaldı ki, Eskişehir Ana Jet Üssü’nden kalkmış, Hamdi yüzbaşı yönetimindeki bir F-4’ün niçin Ankara semalarında şöyle bir zehir saçayım ortalığa diye dolaştığını kimse açıklayamadığı için pek ciddiye alınacak yönü de bulunmuyor.

Aslında tüm bunlar; genel bir pranoyaklığın hakim olduğu ABD‘deki komplo teorilerini ithal etmekten kaynaklanıyor. Amerikan halkının sürekli bir komplo teorisi üretme hastalığı vardır.

Zombi istilası için sığınak yapıp silah ve erzak biriktiren beş çocuklu Ackley ailesinin bütün gün internette paranoyakça paylaştığı şeyleri alıp Türkiye’ye uyarlamaya kalkışırsanız olacağı budur. Neyse ki zombi istilası komplosu bizim kültürümüze pek uymadığı için henüz bunlarla karşılaşmadık. Şimdilik Chemtrails, Haarp, Illuminati vs gibi şeylerle idare ediyoruz.

Neyse… 1989 yılında çekilen en üstteki müthiş kapak fotoğrafı, Kanada Uluslararası Havacılık Gösterileri’ne gitmekte olan iki adet Rus Mig 29 uçağı tarafından oluşturulmuş “yoğunlaşma izleri”ni, kendilerini takip eden bir F-15’in bakış açısından gösteriyor.

Zafer Emecan

Not: İlk olarak 2014 yılında yayınlanan bu yazımız, güncellenerek tekrar yayına sunulmuştur.