Yaşam kaynağımız olan Güneş’in  katı bir dış yüzeyi bulunmaz. Oldukça hareketli olan en dış katmanı, sürekli değişen hücresel yapısı ile bilim insanları tarafından yoğun biçimde inceleniyor.

Yaklaşık 500 km kalındığındaki bu hareketli dış yüzeyine “ışıkyuvar” (fotosfer) adı veriliyor. Yakından bakıldığında “Güneş Tanecikleri” (granül, bulgurcuk) olarak nitelenen hücresel bir yapıda olduğunu görüyoruz. Sayıları milyonları aşan bu bulgurcukların her biri, bir baştan bir başa yaklaşık 1.000-1500 km uzunluğundadır ki, bu da her birinin neredeyse bir Türkiye büyüklüğünde olduğu anlamına gelir.

Güneş Tanecikleri (ya da Türkçe astronomi bilim dilindeki adıyla “bulgurcuk“lar), Güneş’in konveksiyon bölgesinde, dev ısı iletimi hücrelerindeki sıcak hidrojen gazının bulgurcuğun parlak alanları boyunca yükselmesi ve yayılıp soğuyarak kenarlara dağılması sonucu oluşurlar. Bu da bulgurcukların, nispeten daha serin ve bu sebeple de daha koyu renkli “bulgurcuklar arası şeritler” yardımı ile sınırlandırılmış biçimde görünmesine neden olur.

Ömürleri yaklaşık bir saat civarında olan bulgurcuklar, alttan gelen sıcak plazma sebebi ile sürekli “fokurdayan” değişken bir görünüm sergilerler. Yıldızımızın çok sıcak iç yüzeyindeki ısının nasıl yüzeye ulaştığının bir kanıtını bizlere sunan bu bulgurcukların incelenmesiyle gökbilimciler; Güneş lekelerinden, güçlü Güneş patlamalarının nasıl meydana geldiğine kadar çok sayıda Güneş aktivitesinin nasıl oluştuğuna dair geniş bir yelpazede bilgi sahibi olabiliyorlar.

Örneğin, bu yüzeyden çok daha uzakta, daha dışta yer alan korona katmanının yaklaşık 1 milyon santigrat derecelik sıcaklığının, bulgurcuklardan yükselen yüksek enerji nedeniyle olduğu da gökbilimciler tarafından düşünülüyor.

En üstteki kapak fotoğrafında, Güneş’in bulgurcuklu yüzey yapısının Hawaii’de bulunan 4.2 metre ayna çaplı Inouye Solar Telescope tarafından alınmış bir fotoğrafı görülüyor. Fotoğraf, 705 nanometre dalga boyunda çekilmiş olup, yaklaşık 19.000 km genişliğindeki (Dünya’nın çapından fazla) bir alanı gösteriyor. Videoda ise, aynı teleskobun 10’ar dakikalık aralıklarla aldığı görüntülerin birleştirilmesiyle bulgurcuklu yüzeyin “fokurdaması” rahatlıkla izlenebiliyor.

Zafer Emecan

https://dkist.nso.edu/
https://www.aura-astronomy.org/news/nsfs-newest-solar-telescope-produces-first-images/
https://www.nso.edu/telescopes/dkist/first-light-cropped-field-movie/
https://sozluk.gov.tr/?kelime=bulgurcuk