Fizik dünyası resmen çıldırdı sayın seyirciler. Gün geçmiyor ki yeni bir ilerleme, yeni bir rekor karşımıza çıkmasın.

Almanya’daki Max Planck Enstitüsü’nde Wendelstein 7-X (Wendılştayn) adlı yıldızlayıcı reaktör (stellarator) Aralık ayında devreye girmişti. Bildiğimiz pişi (hamur işi var ya hani, ondan) şeklindeki cihaz ilk çalışmasında helyum gazını ısıtmıştı. Daha sonra ise hidrojen gazını ısıtmaya başladı ve 80 milyon dereceye ulaşana kadar da durmadı. Saniyenin çeyrekte biri kadar süre boyunca sabit tutulmuş olsa da bu sıcaklıkta gaz plazma haline geçiyor ve işte bu tam olarak Güneş’in içinde olan şey.

Buna nükleer füzyon deniyor. Yani çekirdek kaynaşması. Böyle yan yana geliyor kibar, zarif Hidrojen atomları, hooopp bir birleşiyorlar ki sormayın gitsin. Çılgın bir dans partisi, bir temaşa, bir kaynaşma, tam bir curcuna. E öyle olunca çok acayip bir enerji salınıyor ortalığa. Mis gibi tertemiz bir enerji. İşte bu da Güneş’in enerjisi. Bak ne kolaymış füzyon.

maxresdefault

Dünya üzerinde bildiğimiz, duyduğumuz nükleer reaktörlerin yaptığı ise nükleer fisyon. Yani çekirdek ayrışması. Kocaman, kaba saba uranyum, plütonyum atomlarını böyle parça parça ayrıştırıyorlar, etlerinden et kopuyor böyle. E öyle olunca bir bağırış, bir çağırış, feryat figan. Tamam yine çok büyük enerji çıkıyor ortaya ama geride de bir sürü dram. Gel de temizle şimdi ortalığı. İşte bu yüzden nükleer reaktörlerin atıkları piiis, böyle yüzyıllar boyunca kurtulamıyorsunuz o pislikten. Radyasyon tehlikesi de cabası. Bunlar bir de bir kararsııızz, bir dengesiiizz, ne yapacakları belli değil.

Ama nükleer füzyon öyle mi? Tertemiz enerji çıkıyor o eğlenceli, neşe dolu hidrojenlerden.

wendelstein7-x-fusion-reactor
Wendelstein 7-X yıldızlayıcısının bir illüstrasyonu.

Fakat işte gelin görün ki henüz dünyadaki teknoloji seviyemiz bu mis gibi şahane temiz enerjiyi üretmek için yeterli değil. Bir Güneş değiliz sonuçta. Bu nedenle Almanya’daki Wendelstein yıldızlayıcısı çok önemli bir çalışma. Bundan sonraki hedefleri 100 milyon dereceye ulaşmak ve oluşan plazmayı tam 30 dakika boyunca ortamda sabit tutmak. Hem de bunu Mart ayında deneyecekler. Takipteyiz, merak etmeyin.

2020 yılı editi: Hedefe ulaşma denemeleri hala devam ediyor ve büyük oranda yaklaşmış durumdalar. 2021 yılı içinde, 100 milyon ve 30 dakika hedefine ulaşılacağı tahmin ediliyor.

Bu da gerçek Wendelstein 7-X.
Bu da gerçek Wendelstein 7-X.

Ama durun!

Çin durur mu? “Ben de varım!” demiş ve tokamak türündeki EAST cihazıyla 50 milyon derece sıcaklığı tam 102 saniye boyunca (ki bu çok çok uzun bir süre) sabit tuttuğunu açıklamış. Bu olay da Şubat ayında oluyor inanmazsınız. Onların kullandığı cihaz ise daha çok bir donut’a benziyor, daha muntazam yani. Pişi gibi değil. Çinliler’in bir sonraki hedefi de 100 milyon dereceye ulaşmak ve plazmayı tam 17 dakika boyunca sabit tutmak.

Bitmedi!

Bir de Fransa’nın güneyinde inşa edilen yine tokamak türündeki uluslararası ITER reaktörü var. Fakat onun çalışmasına daha var. Hadi iyisiniz, yazı bitti, dağılın şimdi.

Not 1: Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in fiziksel kimya alanında doktorası vardır. Tezinin adı: “Untersuchung des Mechanismus von Zerfallsreaktionen mit einfachem Bindungsbruch und Berechnung ihrer Geschwindigkeitskonstanten auf der Grundlage quantenchemischer und statistischer Methoden”
Almanca çok güzel dil lan!
Merkel ne alaka derseniz, nedeni, yazımıza konu olan yıldızlayıcının başlatma düğmesine basma şerefinin kendisine verilmiş olması.
Not 2: Stella Latince’de yıldız demek. Yıldızların enerji üretme sistemini kopyaladığı için de cihaza stellarator yani yıldızlayıcı demişler (tercüme bize ait, Google’da bulamazsınız – bu da bizim bilim dünyasına katkımız olsun)
Not 3: Bir de Interstellar filmi vardır ki, çok severiz.
Not 4: Yazı bitti.
Not 5: Ama siz videoya da bakın. Aşağıya doğru bir yerde olacak.
Not 6: Tamam şimdi dağılabilirsiniz.
Not 7: Ya da dağılmayın, yazıyı bir daha okuyun.
Not 8: Tamam tamam, gidin hadi.

Ama bir daha gelin…

Orjinal İçerik: Bilim Ne Güzel Lan