Bu iki kavramı da maalesef yazımın sonuna doğru anlatacağım, yani WTF nedir, gelişmiş uzaylılar neler yapmış, daha sonra göreceğiz.

Kepler uzay teleskobu hemen hemen yaz üçgeni içine düşen Kuğu takımyıldızına dikti kafasını ve orada geniş bir alandaki yaklaşık 156 bin yıldızın hemen hemen her saniye ışığını ölçtü. Elde edilen ışık eğrilerine çeşitli yazılımlar uygulanarak binlerce ötegezegen keşfinde bulundu. Gezegen yıldızının önünden geçerken onun ışığını bir miktar kesiyordu ve ışıktaki bu dönemsel azalmalar onun bir ötegezegen olduğunu söylüyordu. Geçiş yöntemi denilen bu yöntemle ötegezegenleri dolaylı olarak buluyorduk.

12240050_10154693607668521_4943013562413907089_n

Daha sonra, insan gözünün yazılımlara göre çok daha ilginç sonuçlar vereceğini düşünen yönetim, tüm ışık eğrilerini dünya insanlarına açtı ve bilime katkıda bulunmak isteyen insanlar çok basit yöntemlerle bu verileri incelediler. Onlar da azımsanmayacak sayıda ötegezegen keşfinde bulundular. ABD’de ”Gezegen Avcıları” adı altında internette bir araya gelen kişiler -ki ben de üyeyim bu gruba- çok sayıda ötegezegen buldular. Bu grubun üyeleri, bir yıldızın ışığındaki garip değişime kafayı taktılar.

Bunun üzerine Tabetha Suzanne Boyajian adlı, doktorasını yeni vermiş olan ve doktora sonrası araştırmalar yapan genç bir kız bu yıldızı incelemeye başladı. Gerçekten yıldızın ışığındaki değişimler ilginçti. Dört yılda iki kez düzensiz ışık düşmeleri vardı yıldızın ışığında. Bunlardan birinde yüzde 15, diğerinde ise yüzde 22 yöresinde ışığı azalmıştı. Eğer ışığın azalmasına bir ötegezegen neden oluyorsa ışığı en fazla yüzde 4-5 oranında düşerdi ve olay dönemsel olurdu.

Dr. Boyajian artık bu işi tek başına götüremezdi ve yanına çok farklı gözlemler yapacak kişiler aldı. En sonunda yayınlanan makaledeki araştırmacı sayısı 29 olmuştu ama, ilk isim yine Boyajian’dı. Neden bu kadar çok isim girmişti çalışmaya? Çünkü Kepler bu değişimi bulmuştu ama çeşitli gözlemler yaparak araştırılması gerekiyordu. Örneğin hemen kırmızıöte bölgede hem ışık ölçümü yapıldı, hem de ayrıntılı fotoğrafı çekildi. Bir gözlemevinde sürekli ışık ölçümü yapıldı. Dünyanın en büyük teleskoplarından birinde yüksek ayırma güçlü tayfları alındı, daha neler neler.

11222690_10154693610273521_5309536104957442663_n
Her gözlem verisi uzun uzun incelendi ama ışık düşmesinin nedeni bir türlü bulunamadı.

Her gözlem verisi uzun uzun incelendi ama ışık düşmesinin nedeni bir türlü bulunamadı. Bu güneşten biraz büyük ve sıcak normal F tayf türünde bir yıldızdı. Yıldızın tüm parametrelerini (sıcaklığını, yarıçapını, kütlesini, hatta dönme eksenin bakış doğrultusu ile yaptığı açı dahil) elde ettiler. Bu ışık düşmesinin en açık yorumu; eğer yıldızın çevresinde bir disk varsa o sebep olmalıydı. Ama bu disk yapısı genç yıldızlarda vardı, bu yıldız genç değildi. Üstelik böyle bir disk varsa, kırmızıöte bölgede bir ışınım artması gözlenmeliydi, o da yoktu.

Araştırmacılar en sonunda bu ışık değişimine, yakındaki bir yıldızın tedirgin ettiği bir kuyrukluyıldız bulutunun WTF yıldızının önünden geçmesi ile meydana geldiği sonucuna vardılar. Daha önce birkaç A tayf türü yıldızda buna benzer bir ışık değişimi gözlenmişti. Yıldızın görüntüsünde ortaya çıkan ve ondan 1.000 AB (1 AB = 150 milyon km) uzaklıkta olan ve çekimsel olarak bağlı olmayan bir yıldız vardı ve onun etkisi sonucu böyle bir olay gözlenmişti.

12241191_10154693614328521_3284042553386372129_n
Keck Teleskobu ile alınan görüntü. Dikkat edilirse görüntüde sola doğru bir uzama var. Bu WTF yıldızına 1000 GB uzaklıkta ama ona çekimsel olarak bağlı olmayan bir başka yıldızın katkısı.

Yanında ona eşlik eden bir yıldız mı var diye araştırıldı, çünkü görüntüsü alındığında bir yana doğru hafif elips olmuş bir görüntü elde etmişlerdi. Dikine hızına baktılar bir ay süreyle, ancak hiç değişim yoktu. Sonuçta düşünülen tüm modellerin uymadığı ortaya çıkmıştı. Makale yayına gönderilince, hemen halkın anlayacağı dilde popüler bir sürümü ve çalışmayı yapanların söyleşileri popüler bilim sayfalarında yer aldı. İşte Ekim ayının ikinci haftasında böylece yer yerinden oynadı.

Nedeni, Boyajian’ın astrobiyoloji konusunda çalışan bir arkadaşına çalışmasını gösterdikten sonra, arkadaşının; “sakın bu yıldızın çevresinde dolanan bir gezegende gelişmiş uzaylılar yaşıyor olmasın” şeklinde gazetecilere konuşması.

Dyson adında bir amcamız, geçmişte Dyson Küresi adında bir büyük yapı düşünmüş. Örneğin yer yörüngesinde bir küre içine çeşitli büyük paneller yerleştirerek Güneş’ten çıkacak tüm enerjiyi soğuracak ve Dünya yörüngesinde ilerlerken üzerinde yaşayan bizler bu biriktirilen enerjiyi bedava kullanabileceğiz. Tabii ki, çok gelişmiş bir teknoloji düzeyine ulaştığımızı varsayarsak.

Evet en sonunda bu ışık düşmesine neden olan Dyson küresini bizim meşhur uzaylılar yapmıştır düşüncesi ile onların evini gösterdiler. Nedense de hep aynı uzaylıyı koyarlar.
Evet en sonunda bu ışık düşmesine neden olan Dyson Küresi’ni bizim meşhur uzaylılar yapmıştır düşüncesi ile onların evini gösterdiler. Nedense de hep aynı uzaylıyı koyarlar.

Biz dünyalılar henüz bunu beceremedik ama, bu projeyi orada yaşayan uzaylılar yapmış olabilirler. Bu proje tam bir astro mühendislik olayı ve bu kadar büyük güneş panellerini yerleştirmek ne kadar mümkün bilemeyiz. Ama eğer gerçekleşse ne kadar enerji birikeceğini de uzmanlar ortaya koyuyorlar. İşte WTF yıldızındaki ışık düşmesinin, uzaylıların yaptığı Dyson Küresi’nin veya kuşağının yıldızı örtmesi sonucu olabileceği düşüncesi bizim meşhur uzaylı düşkünü insanımıza bir koz verdi. Dünyadaki tüm UFO’cular olayın üzerine eğildiler.

Her ne kadar Tabetha ve arkadaşları yayına gönderdikleri makalede böyle bir çözümden söz etmiyorlarsa da, bilimi halka sevdirmek veya meşhur olmak amacı ile bu tür çıkıntılıklar yapabiliyorlar. Ne olursa olsun halkın ilgisini çeken bilimsel bir bulgu vardı. Onun üzerine SETI projesinde kullanılan Allen radyo teleskop dizisi ile bu yıldız iyice incelendi. 1-100 Hz arasında dar bant veya geniş bantta hiç akıllı bir sinyal alınamadı. Bu sonuç da geçtiğimiz haftasonu bilim haberlerinde yer aldı. UFO’cular biraz üzülecek ama bilim araştırmaya devam edecek.

SETI'nin müthiş kulakları Allen radyoteleskop dizisi ile dinlenen WTF yıldızından maalesef akıllı hiç bir sinyal alınamadı.
SETI’nin müthiş kulakları Allen radyoteleskop dizisi ile dinlenen WTF yıldızından maalesef akıllı hiç bir sinyal alınamadı.

Gelelim WTF yıldızının adı nereden geliyor? Aslında bir çok yerde buna Tabby yıldızı da deniyor. Tabby, Tabetha’nın kısaltılmışı, yani bu araştırmaya tüm zamanını ayırmış olan genç kız. WTF ise ingilizce bir ifadenin kısaltılmışı, Where’s The Flux (WTF). Yani “nerede bu akı” anlamına geliyor. Bir anlamda ışık eğrisinde yok olan ışık nereye gitti ifadesi. Yıldızın gök bilimdeki adı ise Kepler katalog adıyla anılıyor; KIC 8462852.

Hazırlayan: Prof. Dr. Ethem Derman

En üstteki kapak fotoğrafı, 1970 yılı yapımı bir İngiliz TV dizisi olan “UFO”ya aittir.
Bu yazı, sitemizde ilk olarak 2015 yılında yayınlanmıştır.