Kapı komşumuz sayılabilecek bir mesafede, yani sadece 12 ışık yılı uzakta yer alan Tau Ceti, bize en yakın G tayf sınıfı (Güneş benzeri) “tekil” yıldızdır.

Güneş benzeri G tayf sınıfı anakol yıldızları, evrendeki tüm yıldızlar içinde %3.5 oranındadır. Bu kadar az bulunduğu için, 15 ışık yılı kadar çevremizde sadece 3 tane Güneş benzeri yıldız var. Geri kalan 60 küsür yıldızın hemen tümü (Sirius hariç) turuncu ve kırmızı cüce yıldızlardan oluşur. Ayrıca, yıldızların çoğu tekil değil, çift veya üçlü sistemler halindedir. Bu da, Güneş gibi tekil yıldızları daha bir nadir hale getiriyor.

Sistem ve Yapısı

Tau Ceti; Güneş’in %78’i kütleye sahip, yani biraz küçük bir Güneş benzeri yıldız. Kütlesine paralel olarak, çapı da Güneş’in %80’i kadar ve yüzey sıcaklığı 5.100 santigrat derece civarında. Hal böyle olunca, çevreye yaydığı enerji de Güneş’in %50’si kadar oluyor. Yıldızın kütlesi biraz düşük olduğu için, bizim yıldızımız Güneş’ten daha uzun ömürlü olacak. Güneş’in ortalama “toplam” ömrü 10 milyar yıl olarak hesaplanırken, Tau Ceti’nin 30 milyar yıl kadar sağlıklı biçimde parlayacağı öngörülüyor.

Tau Ceti
Tau Ceti gezegen sistemi ve bu sistemin yaşanılabilir bölgesinin (habitable zone) Güneş sistemi ile kıyaslanması.

 

Tahmin edeceğiniz üzere, bu yıldızı da geceleri çıplak gözle göremiyoruz. Çünkü her ne kadar sadece 12 ışık yılı yakınımızda olsa da; sarı (G), turuncu (K) ve kırmızı (M) cüce yıldızların ışıkları böylesi mesafelerde gözümüzün farkedemeyeceği kadar soluktur. Gece göğünde bizler çıplak gözle sadece; çok yakınımızdaki (4 ışık yılı) Güneş benzeri Alpha Centauri‘yi ve çok uzaklardaki, aşırı parlak dev yıldızları görebiliriz.

Tau Ceti, eğer Güneş’in yerinde olsaydı, Dünyamız şimdi olduğu kadar ışık ve enerji alabilmesi için yıldıza biraz daha yaklaşmak zorunda olacaktı. Bu yakınlık, yaklaşık olarak Venüs’ün yörüngesi civarına, 80 milyon km uzaklığa denk geliyor (Biz şu anda Güneş’ten 150 milyon km uzaktayız). Eğer yerimizde kalsaydık, yani bu uzaklığı korusaydık, yine Dünya’da yaşam gelişebilirdi ama, biraz soğuk bir iklime sahip olurdu. Ancak Tau Ceti’nin yaydığı enerji, soğuk da olsa Dünya’da suyun sıvı halde kalmasına olanak verirdi.

Gezegen Sistemi

Bu yıldızın çevresinde, biri yaşam kuşağında (habitable zone: bir gezegenin yüzeyinde sıvı halde su bulunabilecek yörünge mesafesi) olmak üzere 5 gezegen keşfettik. Bu gezegenlerden ilk 3 tanesi “süper dünya” dediğimiz iki ila 4 dünya kütlesindeki karasal gezegenler. Ancak yıldıza çok yakın oldukları için çok sıcaklar ve kütle çekim kilidine kapılı olduklarından, bir yüzleri yıldıza bakarken, diğer yüzleri sürekli bir karanlık içinde. Bu üç gezegende bildiğimiz türde yaşam gelişebileceği “şimdilik” düşünülmüyor.

Diğer iki gezegen daha şanslı. Biri (Tau Ceti-e), yıldıza yaklaşık 75 milyon km uzaklıkta yörüngeye sahip, 5 Dünya kütlesindeki bir süper dünya. Yani karasal bir gezegen. Bu gezegende eğer şartlar uygunsa, yüzeyinde sıvı su bulunmaması için hiçbir neden yok. Yani Dünya benzeri bir yaşam gelişebilir. Kimbilir, şu anda Tau Ceti e üzerinde gelişkin canlılar yaşıyor olabilir. Belki, bunların bir kısmı alet kullanabilen, öğrendiklerini gelecek nesillere aktararak bilimsel bilgi birikimi oluşturabilen zeki canlılardır.

Sonuncu gezegen ise (Tau Ceti-f) yaklaşık 200 milyon km uzakta bir yörüngede dolanan başka bir süper dünya. Ancak yüzeyinde yine sıvı halde suyun bulunma ihtimali olsa bile, oldukça soğuk, büyük oranda buzlu bir gezegen olduğu düşünülüyor.

tau-ceti-f-
“Buzul Dünya” Tau Ceti-f’nin bir sanatçı tarafından tasfiri. Eğer Tau Ceti-e gezegeninde yaşayan zeki canlılar “varsa”, birkaç milyar yıl sonra gezegenleri ısınıp yaşanmaz hale geldiğinde buraya göç edebilir ve milyarlarca yıl daha güven içinde hayatlarını sürdürebilirler.

 

Ancak, Tau Ceti-f’yi buzlu ve ölü bir dünya olarak nitelememiz doğru olmaz. Yazımızın başında yıldızın Güneş’ten çok daha uzun süre yaşayacağını söylemiştik. Bu şu anlama geliyor; yaklaşık 5-8 milyar yıl sonra Tau Ceti bugün olduğundan yaklaşık %10 daha parlak hale gelecek.

Yıldız bu parlaklığa ulaştığında, Tau Ceti-f gezegenine de bahar gelecek. Ilıman bir iklime kavuşacak olan gezegen, yaklaşık olarak 10 milyar yıl daha bu ılıman iklim özelliğini koruyacak. Yani, gezegen Dünya benzeri bir yaşam için oldukça dost canlısı bir yere dönüşecek.

Yaşam Arayışı

1960’lı yıllarda bu yıldız ve çevresindeki -o zamanlar bilinmeyen- gezegenler, SETI projesi kapsamında olası zeki yaşam için bolca incelenmişti. Çok yakınımızda olduğu için, eğer zeki bir yaşam varsa radyo sinyallerinin bize ulaşıyor olması gerekirdi. Ancak, herhangi bir yapay radyo dalgası izine rastlanmadı.

Yıldızın yaklaşık 6 milyar yaşında olduğu düşünülürse, burada “bir ihtimal” gelişmiş olan zeki varlıkların en az bizim kadar, hatta belki de daha ileri olabileceği düşünülüyordu. Kimbilir, belki radyo dalgaları kullanmayı çoktan bıraktılar veya hiç keşfedemediler bile. Hatta burada insan zekasına yakın bir canlı hiçbir zaman gelişmedi. Belki de yaşam hiç gelişmedi, bilemiyoruz.

Ancak şuna eminiz; UFO’cuların iddia ettiği olası uzaylılar “sirius yıldızı” veya “pleaides kümesi”nden değil de, buradan gelselerdi daha inandırıcı olurdu (Bkz: Ufo’cuların gözdesi Sirius ve Pleiades). Çünkü Tau Ceti çok stabil, yaşanabilir gezegenleri olması mümkün bir yıldız. Ancak, UFO’cuların iddia ettiği Sirius ve Pleiades, üzerinde yaşam gelişebilecek bir gezegenin olamayacağı, çok genç (yaklaşık 500 milyon yıl) yıldızlar. Buralardaki gezegenlerin henüz yerkabuğu bile soğumadı ama, Dünya’dan habersiz UFO’cular bize Sirius’tan gelen uzaylılar safsatasını anlatmaya devam ediyor.

Niye? Çünkü Tau Ceti, Epsilon Eridani, Barnad Yıldızı gibi, burnumuzun dibideki daha uygun yıldızlardan haberdar bile değiller. Gökyüzüne bakıp Sirius’u görüyorlar, bilip bilmeden ve bilme zahmetine dahi girmeden “ahan da buradan geldiler” diye hikaye anlatıyorlar…

Zafer Emecan


Amacınıza en uygun ve en kaliteli teleskop ya da dürbünü, en uygun fiyata sadece Gökbilim Dükkanı‘nda bulabilir, satın alma ve kullanım sürecinde her zaman bize danışabilirsiniz
GÖKBİLİM DÜKKANI’NA GİT