Uyduların sonsuz sayıdaki yörüngelerinden ancak belirli bir irtifada bulunanı, yeryüzündeki herhangi bir noktaya göre pozisyonu sürekli sabit kalmaktadır.
Bu yörünge ekvator düzlemi üzerinde dairesel ve üzerindeki uydu hızının, Dünya‘nın kendi ekseni etrafındaki açısal hızına eşit olduğu özel ve tek bir yörüngedir. Bu yörünge Yere eş zamanlı (Jeosenkron) uydu yörüngesi olarak adlandırılır ve yeryüzüne olan mesafesi 35.784 km’dir. Uydunun böyle bir yörüngede Dünya’ya göre sabit kalması üç koşulla belirlenir:
- Uydunun Dünya ile aynı yönde dönmesi,
- Ekvator enleminde bulunması,
- Uydunun 23,94 saatte tam bir dönüş yapması.
Yere eş zamanlı yörüngede haberleşme donanıma sahip bir “uzay istasyonu” ile ilgili ilk fikir 1928 yılında mühendis Herman Potocnik tarafından öne sürülmüştür. Fakat 1945 yılında bu konuyu kendi kitaplarında işleyerek, dünyanın dikkatini çeken kişi İngiliz kurgu bilim yazarı Arthur C. Clarke olmuştur. Bu yüzden yere eş zamanlı uydu yörüngelerine “Clarke yörüngesi” de denilir.
Arthur Charles Clarke bu olguyu “…Yeryüzünden tam doğru mesafedeki bir yapay uydu her 24 saatte bir tur yapacaktır. Yani böyle bir uydu yerden bakıldığında aynı noktada kalır ve yeryüzünün neredeyse yarısı tarafından da optik olarak görülebilir. Doğru yörüngede olan ve birbirinden 120 derece açıda bulunan bu aktarıcı istasyonları tüm gezegene televizyon ve mikrodalga kapsama alanı sağlayabilir.” diyerek ifade etmiştir.
Uzay Hukuku bakımından Yere Eşzamanlı Yörünge, “sınırlı doğal kaynak” olarak kabul edilmektedir. Bu sebeple Yere Eşzamanlı Yörüngede hizmet verecek herhangi bir uydu, uluslararası izne tabi olacaktır. Bu yörüngeye uydu fırlatmak isteyen bir devlet, BM çatısı altındaki Uluslararası Haberleşme Birliği’ne ( ITU – International Telecommunications Union) başvurmak durumundadır. ITU tarafından yapılacak yer tahsisine göre uydu fırlatılacaktır.
1976 yılında Bogota Anlaşması ile ekvatorda yer alan Brezilya, Kolombiya, Kongo, Ekvator, Endonezya, Kenya ve Uganda, Yere Eş zamanlı yörüngenin dünya ekvator düzlemi üzerinde olduğunu ve bu yörüngenin varlığının dünyanın yerçekimi kuvvetine bağlı olması sebebiyle dış uzay sayılamayacağını belirterek bu yörüngede egemenlik iddiasında bulunmuşlardır.
Ancak bu sekiz devletin iddiası, hâlihazırda yere eş zamanlı yörüngede uyduları bulunan gelişmiş ülkeler ve diğer ülkeler tarafından kabul görmemiştir. Tartışma devam etmekle beraber birçok devlet yere eşzamanlı yörüngenin dış uzayın bir parçası olduğunu kabul etmektedir.
Uluslararası Haberleşme Birliği’nin kurucu anlaşması (ITU Anlaşması) 12. Maddesinde Birliğin görevleri arasında: ” Yere eşzamanlı yörünge de dâhil olmak üzere tüm uydu yörüngelerindeki Telsiz haberleşme servislerinin telsiz frekanslarının akılcı, eşit, verimli ve ekonomik kullanımını sağlamak…” da sayılmıştır.
Dış uzayın devletler tarafından ne şekilde kullanılacağı hakkında temel prensipler getiren 1967 tarihli Dış Uzay Anlaşması’nda, bu kullanımın tüm dünya ülkelerinin yararı ve çıkarı gözetilmesi esası bulunmaktadır. Bu esastan yola çıkarak Uluslararası Haberleşme Birliği
- Yörüngelerin kullanım prensipleri,
- Frekans tahsisi,
- Yönetsel tedbirler
hakkında hükümetler üstü bir yapı olarak bağlayıcı düzenlemeler getirmektedir.
ITU Anlaşması 44. Maddesinde: “Üye devletler, gerekli hizmetler için kullanımı mümkün olan en az sayıda frekans ve tayf adedini sınırlamaya özen gösterir. Bu hususta mümkün olan en kısa sürede son teknolojik imkânları uygularlar.
Üye devletler, frekans ve telsiz hizmetlerini kullanırken yere eşzamanlı yörünge de dahil olmak üzere ilgili yörüngelerin ve frekansların; sınırlı doğal kaynak olduklarını ve ITU Telsiz Yönergesine (Radio Regulation) uygun şekilde coğrafi özellik arz eden ülkeler ile gelişmekte olan ülkelerin özel ihtiyaçlarını dikkate alarak söz konusu yörüngelere eşit erişim sağlayarak akılcı, verimli ve ekonomik biçimde kullanımı göz önünde bulundururlar.” Hükmü getirilmektedir.
ITU Telsiz Yönergesi 1. madde 190. fıkrasında; Yere eş zamanlı yörünge şu şekilde tarif edilmiştir: “Yere eş zamanlı uydu yörüngesi: Yuvarlak ve doğrudan Dünya Ekvatoru düzlemi üzerinde yer alan uydu yörüngesi.”
ITU Telsiz Yönergesi 9. Maddesinde yörünge ve yörünge tahsisinin koordinasyonu, 11. maddesinde yörünge bildirim esasları, 21 ve 22. maddelerinde de yörünge kullanımı kısıtlamaları yer almaktadır.
Eğer uydunun üretim aşamasında bir problem çıkar ve/veya fırlatma ertelenirse ITU tarafından yapılan yörünge tahsisin geri alınması ve bir başka devlete verilmesi söz konusu olacaktır.
Yere Eşzamanlı Yörüngenin “sınırlı doğal kaynak” kabul edilmesinden dolayı görevinin veya ömrünün sonuna gelmiş uyduların başıboş dolaşarak bu yörüngeyi işgal etmemesi gerekmektedir. Bu durumda uydular yere eşzamanlı yörüngeyi terk eder ve yere eşzamanlı yörüngeden yaklaşık 235 km. yükseklikte bulunana “mezarlık yörüngesi” ismi verilen yörüngelere geçerler.
Yere eş zamanlı yörüngede 450’ye yakın uydu aktif olarak hizmet vermektedir. Ülkemizin tek haberleşme uydu operatörü olan Türksat A.Ş.’nin bu yörüngede üç adet aktif uydusu bulunmaktadır. Yeni uydu projeleri ile bu sayı artması planlanmaktadır.
Yavuz Tüğen
Bunları da okumalısınız, okumak güzeldir:
The Martian (Marslı) Filmi ve Uzay Hukuku
Ridley Scott’un yönettiği 2015 yapı...
Uzaylıların Robot Uzay Araçları Nerede?
Bir an için Fermi Paradoksu'nu unut...
Ay Antlaşması - Uzay Hukukunun Öksüz Evladı
Birleşmiş Milletler bünyesinde kale...
Uzay Hukukunda Yaptırım Sorunu
Uzay Hukuku kapsamında, dış uzaydak...