Süpernova, büyük kütleli yıldızların büyük bir patlama ile ölmesine verilen isimdir ve düşünülenden daha çok tahribe yol açar.
Eğer Güneş süpernova şeklinde patlasaydı, gezegenimiz “belki” tümüyle yok olmazdı ancak, yeryüzündeki tüm canlılar yok olurdu. Ayrıca, Güneş’in kütlesindeki ani azalma, Dünya’nın uzay boşluğuna savrulmasına da neden olabilirdi. Eğer bir süpernovanın nasıl oluştuğunu merak ediyorsanız, şu yazımızı okuyabilirsiniz.
Peki en yakın güvenli mesafe ne kadardır? Bilim insanları, Dünya ve herhangi bir süpernova arasındaki en güvenli mesafenin, 50 ila 100 ışık yılı arası olduğunu söylüyor. Yakındaki bir yıldızın patlaması, Dünya’yı ve üzerindeki canlıları pek etkilemeyebilir ancak, bizi gama ışınları ve diğer yüksek enerji radyasyonlara maruz bırakabilir. Bu da, gezegenimizdeki canlılarda zararlı mutasyonlara sebep olabilir.
Ani iklim değişikliği de, patlamanın getireceği sonuçlardan biri. Ancak, insanlık tarihi boyunca hiçbir patlamanın bunlara sebebiyet verecek yakınlıkta meydana gelmediği biliniyor. Güneş’in bu şekilde patlamayacağı da biliniyor. Ancak Güneş sistemimiz dışındaki çok sayıda yıldız bu şekilde patlayarak sona erecek. Yıldızımızın galaksi içerisindeki uzun yörünge yolculuğunda, süpernovaya dönüşmek üzere olan bir yıldızın birkaç ışık yılı yakınından geçmeyeceğini kimse iddia edemez.
Dünyamız ile patlayan herhangi bir yıldız arasındaki güvenli mesafenin ne olduğu hakkında henüz kapsamlı bilimsel bir çalışma yok diyebiliriz. Ancak patlayan yıldızın sadece birkaç ışık yılı yer almasının pek güvenli olmadığı biliniyor. Dünya ile süpernova arasında 50 ila 100 ışık yılı arasında bir mesafenin bulunmasının bizi güvende kılacağı, genel kabul gören bir görüş olarak karşımızda duruyor.
Burada çok önemli bir konuya dikkat çekmek gerekiyor: Süpernova patlamalarında çok büyük miktarda madde uzaya saçılır. Bu patlamalar, vücudumuzun, atmosferimizin, yeryüzünün oluşumu için ihtiyaç duyulan maddelerin bize ulaşmasını sağlarlar. Yani yıkıcı etkilerinden söz ediyor olmamıza rağmen, bugün Dünya üzerinde varolmamızı sağlayan şey de, süpernova patlamalarıdır. Bu patlamalar, yaşamımız için bu kadar gerekli iken, bir yandan da bizden çok uzaklarda gerçekleştiği için, bize zarar vermezler.
Güneş’in Yerinde Bir Süpernova Patlaması Gerçekleşseydi?
Süpernovadan yayılan enerji çok yüksek seviyelerdedir. Öyle ki; Güneş’imizin 10 milyar yılda üretebileceği enerjinin tamamını, bir süpernova patlaması 1 saniye içinde yayabilmektedir. Eğer Güneş’in olduğu yerde böylesi bir patlama gerçekleşseydi, saniyede binlerce km hızla yayılan maddeler, Venüs ve Merkür’ü, hatta büyük olasılıkla Dünya’yı da tümüyle yok ederdi.
Diğer dış gezegenler olan Mars ve Jüpiter çok ağır hasar alırdı. Jüpiter’i oluşturan maddenin büyük bir kısmı muazzam patlamanın yarattığı şok dalgası ve madde akımı ile uzay boşluğuna savrulur, bu dev gezegen büyük oranda “zayıflardı”. Jüpiter’e göre daha uzakta yer alan Satürn de bu şok dalgalarından etkilenerek benzer bir kaderi paylaşmak zorunda. Şok dalgalarının ve devasa madde akımının birkaç gün sonra ulaşacağı Neptün ve Uranüs ise yine hasar almaktan kurtulamaz ama, şok dalgasının yıkıcı gücü uzaklık nedeniyle zayıflayacağı için biraz daha şanslı olacaklardır.
Süpernovaya dönüşen Güneş’in kütlesinin büyük oranda uzaya saçılması, merkezde gezegenleri bir arada tutan kütleçekim gücünün de aniden azalması demektir. Bu durumda iki senaryoda bahsedebiliriz; ya gezegenler yörünge hızları nedeniyle uzay boşluğuna savrulurlar, ya da Güneş’in yerinde kalacak olan nötron yıldızı/karadelik tarafından yeniden yakalanarak daha alçak bir yörüngeye girerler. Tabi bu arada bir şeyi daha unutmamak lazım: Asteroid kuşağı, Kuiper kuşağı ve Oort bulutundaki cisimler, bu değişen kütleçekimi nedeniyle serseri mayınlar gibi savrulacaklar ve sistemi tam anlamıyla bir cehenneme dönüştürecekler. Dolayısıyla sistemde hayatta kalabilen gezegenler, milyonlarca yıl süren bir göktaşı yağmuru altında kalacaklar.
Hızlı ve Acısız Bir Son
Gördüğünüz gibi, Güneş’in bir süpernovaya dönüşmesi gerek biz, gerekse sistemimizdeki diğer herşey için pek hayırlı sonuçlar doğurmayacak. Bu arada bize, Dünya üzerindeki canlılara ne mi olacak? Bu konuda içiniz rahat olsun.
Güneş’in patladığını göreceksiniz. Eğer patlamaya dışarıda yakalanmışsanız; şu ankinin yüzlerce milyon katı ışınım ve ısıya maruz kalacağınızdan, bir saniye sürmeyecek bir süreçte küle dönüşecek, hiçbir şey hissetmeye ya da düşünmeye vakit bulamadan öleceksiniz.
Patlama sırasında kapalı, güvenli bir yerdeyseniz (mesela bir binanın bodrum katı, bir maden ocağı, bir mağara gibi), Güneş’in patladığı haberini aldıktan sonra acılı bir ölüm süreci yaşamaya başlayacaksınız.
Akıl almaz miktardaki ışınım, gezegenimizin atmosferini dakikalar içinde süpürecektir. Bu da soluyacağınız havanın kalmayacağı anlamına gelir. Önce çok güçlü bir rüzgar hissedeceksiniz. Ardından giderek daha zor nefes aldığınızı farkedip, bir süre sonra tümüyle nefessiz kalacaksınız. Uzay boşluğundaki vakum ortamında kalmış gibi olacaksınız ve birkaç dakika içinde havasızlıktan boğulup öleceksiniz.
Yine de, yeryüzündeki insanlar arasında kendi bağımsız havalandırma sistemine sahip yerlerde yaşayanlar da olacak. Bu insanlar biraz daha uzun yaşayacak olsalar da, kaçınılmaz ölümden haberdar olacakları için bir bekleme sürecine girecekler. Süpernova patlamasının ışınımı bize sadece 8 dakikada ulaştı, atmosferi kavurup süpürdü ve yeryüzünü yaşanmaz hale getirdi ama, bu kişiler bağımsız havalandırma sistemine sahip kapalı bir yerde oldukları için hayatta kaldılar.
Evet, ışınım sadece 8 dakikada bize ulaşmıştı. Ama, patlayan Güneş’in milyonlarca santigrat derece ısıya sahip “parçaları”nın yeryüzüne ulaşması dakikalar değil, saatler sürecek. Evet, işte bu parçacıklar yeryüzü ile temas ettiği anda gezegenimiz tümüyle kavrulacak, güvenli de olsa her şey çok kısa sürede buharlaşacak. Dolayısıyla, şok dalgasının gelmesini bekleyen bu bahtsız arkadaşlarımız da dalganın çarpmasını takip eden saniyeler içinde buharlaşarak, milyonlarca yıl sonra yeni yıldızlar ve gezegenlere malzeme olmak üzere moleküllerine ayrışacaklar.
Bu arada korkmayın; Güneş asla bir süpernova haline dönüşemez. Çünkü o küçük, minik ve uslu bir yıldız…
Hazırlayan: Mesut Özkan
Geliştiren: Zafer Emecan
Bu yazımız, sitemizde ilk olarak 23 Kasım 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
Bunları da okumalısınız, okumak güzeldir:
2083 Yılında Yeni Bir Yıldız Doğabilir
Eğer 2083 Yılını Beklerseniz, Yeni ...
WR 31a Yıldızı ve Bulutsusu
Bu güzel NASA/ESA Hubble Uzay Teles...
En Parlak Yıldızlar 3: Beta Centauri (Hadar)
Hadar, ya da diğer bir ismiyle Beta...
Dünya'nın Sonuna Yönelik 8 Alternatif Görüş
Merhaba karanlık, benim eski arkada...