Dünya’dan yaklaşık 20 ışık yılı uzaklıktaki Gliese 581, çevresinde çok sayıda gezegen keşfedilen ve yaşanabilir bir gezegene sahip olma ihtimali en yüksek görülen yıldız konumunda.

En son keşfedildiği düşünülen gezegeni ise, Dünya benzeri gezegen arayışında belki de bulduğumuz en uygun şartlara sahip gezegen. Aşağıda teleskopla alınmış bir fotoğrafını gördüğünüz Gliese 581 yıldızı, oldukça küçük bir yıldızdır. Güneş’in sadece %30’u kadar kütleye sahiptir. Çapı yaklaşık olarak 400 bin km’dir ve yaydığı ışınım Güneş’in %1’inden birazcık daha fazladır.

Kırmızı cüce denilen, Güneş’in yarısından küçük kütleye sahip bu tür yıldızlarda, “yaşam kuşağı” da doğal olarak yıldıza daha yakın konumlarda bulunuyor. Kırmızı cüce yıldızların çevresindeki gezegenler, suyu sıvı halde tutabilecek ısıyı almak için yıldıza oldukça yakın konumda bir yörüngede olmak zorunda.

307751_138991836247304_2023878946_n

Burada Gliese 581g gezegeni, çevresinde döndüğü yıldız Gliese 581’e oldukça yakın, yaklaşık 0.14 ab (21 milyon km) uzaklıkta yer aldığı için kütleçekim kilidi nedeniyle bir yüzü sürekli yıldıza dönük biçimde dönmekte. Kendi yıldızına dünya-güneş ikilisi gibi, sıvı su varlığı için gayet uygun bir uzaklıkta olmasına karşın, kütleçekim kilidi (tidally locked) altında olması “gelişkin yaşam” için işleri biraz zorlaştırıyor. 

Yani, gezegenin bir tarafı sürekli aydınlıkken, diğer tarafı da sürekli karanlık. Bu şu anlama geliyor; yıldıza bakan tarafı sürekli ısınırken, arkada kalan yüzü hiçbir biçimde ısınmıyor. Arka yüzünü, Dünya’nın çok az Güneş ışığı aldığı için çok soğuk olan, buz tutmuş kutupları gibi düşünebilirsiniz. Tabii, gezegenin kutupları da yine çok eğik ışık aldığından, kutup bölgeleri de çok soğuk olacak. Yıldızdan ışık alıp yaşama elverişli sıcaklığa sahip tek alanlar yıldıza bakan yüzdeki ekvator bölgesi ve kutuplara kadar olan orta enlemler sadece. Gezegenin geri kalan her yanı buz tutmuş durumda. 

Bu durumdaki gezegenlerde, yıldızdan gelen ısının homojen dağılımı için gezegen atmosferinin biraz kalın olması; karanlık yüzdeki iklimi daha sıcak hale getirmesi, aydınlık yüzü de biraz soğutması açısından önemli. Aksi halde, ne aydınlık, ne de karanlık yüzde “gelişkin yaşam” için uygun ortamlar “oluşmayabilir”. Örneğin, böyle bir gezegende ısının homojen dağılımı için Dünya’nın atmosferi çok incedir ve ısıyı homojen biçimde dağıtamaz. Ekvator bölgemiz çok ısınır, kutuplar ve Dünya’nın arka yüzü tümüyle buz tutmuş halde olurdu. 

Gliese_581_yasanabilir_bolge
Gliese 581 yıldızı ile, Güneş’in yaşanabilir bölgelerinin karşılaştırması. 

 

Yine de, gezegenin yıldızı etrafındaki dönüşünde, yörünge eliptiğine bağlı olarak, yakınlaşıp uzaklaşmalar sırasında düzenli ve/veya yarı düzenli mevsimsel değişiklikler olacaktır. Bu değişiklikleri, dünyanın sürekli sıcak olan ekvator kuşağındaki yıllık değişimlere benzetebiliriz. Gliese 581 g, yıldızının çevresinde 36 günde bir döndüğü için değişimler bizden çok daha kısa aralıklarla gerçekleşiyor olmalı.

Fakat kütleçekim kilidi altındaki bir gezegen neredeyse dairesel bir yörüngeye mecbur kaldığı için, bu olasılık oldukça düşük. Aynı zamanda, ekliptik eğim de söz konusu olamayacağından, bu ihtimal neredeyse tamamen ortadan kalkıyor. Gliese 581 g için, çok uzun dönemler içinde herhangi bir mevsimsel değişimin yaşanmadığı bir gezegen diyebiliriz. Yani en azından elimizdeki bilgiler bu yönde. Mevsim değişikliğinin olmadığı ortamlarda gelişkin yaşamın ne tür bir etkiye maruz kalacağını, ya da var olup olamayacağını ise bilmiyoruz. Buna rağmen, ilkel de olsa bir yaşam gelişimi için mevsimler zorunluluk değil. Eğer sıvı su mevcutsa, öyle ya da böyle, ama ilkel, ama gelişkin bir yaşam vardır.

Tabi burada bol keseden konuşuyoruz da, gezegende sıvı su olup olmadığını henüz bilmiyoruz. Hesapta bizim Venüs ve Mars da Güneş’in yaşam kuşağı içinde ama, ne sıvı sudan, ne de yaşamdan iz taşımıyorlar.

gliese581-sistemi25
Güneş Sistemi ile Gliese 581 sistemindeki gezegenlerin yörünge uzaklıklarının karşılaştırması.

 

Henüz elimizde kütleçekim kilidi altında olup da üzerinde yaşam olan bir gezegene ilişkin veriler olmadığı için, yorum yaparken sadece dünya gezegenini baz alabiliyoruz. Dolayısıyla gelişkin yaşam için mevsimlerin, sıcak ve soğuk döngülerin, yahut dünya benzeri atmosfer koşullarının olması gerektiği düşüncesindeyiz. Bu düşüncemiz de, daha iyi bir örnekle karşılaşana kadar böyle olmak zorunda; bilimsel düşünce bunu gerektiriyor.

Not: ESO’nun gelişmiş gezegen arayıcısı HARPS tarafından yapılan kontroller*, bu gezegenin var olmadığını ortaya çıkardı. Yani burada bahsedilen süper dünya Gliese 581 g yok. İeride bu ismi alacak bir gezegen olabilir, ama o bu değil. Yine de, düşük kütleli yıldızların yaşam kuşaklarında dolanan karasal gezegenler benzer özellikler göstereceği için, bu yazıyı örnek olarak sunmayı tercih ettim.

Zafer Emecan

(*) http://www.eso.org/public/turkey/news/eso1134/

Facebook