Gözleriniz ile baktığınızda size 2,5 milyon ışık yılı (1 ışık yılı: Ortalama 10 trilyon km) uzaklıkta bulunan bir galaksiyi görebileceğini biliyor muydun? Ya da bir dürbünle Ay yüzeyindeki kraterleri? Cevabın hayırsa sayısız harikalar SENİ bekliyor.
Çünkü astronomi hakkında hiç bilmediğin şeyler öğreneceksin. Okuyacağın yazı birazcık uzun olacağından yanında çay ya da kahve var ise sohbet eşliğinde olan yazımızı okurken güzel gider
Gece Dışarı Çık ve Gökyüzüne Bak!
Eğer astronomiye karşı ilginiz yeni başlamış ise, yapacağınız ilk şey gökyüzüne bakacak ve soracaksınız? “Bu nedir?” İnsanlığın ilk gününden bu yana bu soru sorulmuyor mu zaten? Bunu anlamamız için gökyüzüne baktığımız zaman hangisinin yıldız ya da gezegen olduğunu bilmemiz gerekiyor. Peki; nasıl ayırt ediyoruz diye sorar gibisiniz. Hemen açıklayalım. Kafanızı kaldırın ve gökyüzüne bakın, eğer size bir gök cismi göz kırpar gibi yanıp sönüyor ve titreşiyorsa bu yıldızdır. Eğer size göz kırpmıyor ve sabit bir şekilde duruyorsa bu bir gezegendir.
Gökyüzünü Tanımaya Yardımcı Bir Uygulama
Önce yazımızı okudunuz ve sadece gözünüzle gözlem yaptığınızı varsayalım. Hangi gök cismi artık gezegen ya da yıldız öğrendik? Fakat bunların isimleri nedir bilmiyoruz. O zaman öğrenme aşamasını biraz hızlı geçmek için bilgisayarınıza gökyüzü uygulaması olan kullanımı basit bir uygulama olan Stellarium uygulamasını indirebilirsiniz. “Ya kardeşim benim akıllı telefonum var ona gökyüzü programını indirir öyle de öğrenirim.” diyebilirsiniz. Size tavsiyem o sonraki aşama, hemen geçmeyin.
Astronomi bulaşıcı bir hastalıktır. Âşık olduğunuz zaman bırakamazsınız. Artık Stellarium uygulama sayesinde gezegenlerin ve takımyıldızların isimlerini öğrendiğinizi varsayalım. Şimdi buna gerek kalmadan kafanızı gökyüzüne kaldırdığınızda bu Satürn, bu Jüpiter ya da bu Polaris yıldızıdır diye söylemelisiniz. Bunu söylediğiniz zaman bilin ki yaşamınız boyunca gökyüzüne baktığınızda çok büyük bir keyif alacaksınız.
Gökyüzünün Güzelliğini Görmemize Engel Bir Durum
Burada atladığımız bir konu var. Maalesef şehirlerdeki ışık kirliliği gökyüzünde bulunan güzelliği görmemize engel bir durumdur. İmkânınız var ise ışık kirliliğinde uzak bir yerlere çıkıp gökyüzüne bakarak hayallere dalmanızı öneririm. Bizler sobanın içinde yanan ateşin tavana vuran ışığında hayal kurmuş çocuklardık. Işık kirliliğinden uzak bir yerde göreceğiniz gökyüzü, sobanın tavana vuran ışığından daha büyük bir etki yaratacaktır.
Şimdi Sıra Astronomi Günlüğü Tutmada
Bir astronomi günlüğü tutmaya başlayın. Ay, gezegenler ve yıldızların konumunu her gün bir kâğıda çizin. En son çizimlerinizi bir öncekilerle karşılaştırın. Bunu mesela 3 aylık bir süre içerisinde düzenli olarak yapmaya çalışın. Neler değişiyor gözlemlemeye çalışın. Eskiden insanlar gök cisimlerinin hareketlerini kontrol ederek takvimleri hazırlamışlar, yönlerini belirleye bilmişlerdir.
Örneğin size ilginç bir bilgi vereyim. Haftanın 7 günü gökyüzünün en parlak 7 cismine ithafen verilmiş desem inanır mısınız? Evet, aynen böyle oldu. Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn, Ay ve Güneş. Sunday(Pazar günü) Güneş günü, Saturday (Cumartesi günü) Satürn günü, Monday (Pazartesi günü) Ay günü desem şimdi inanır mısınız?
Belki içinizden şunu soran olacak. Friday(Cuma günü) nedir diyen olacaktır. Friday, Venüs günü. Ama diğerleri gibi olmadı bu diyenler için durum neden böyle bunu araştırın. Bu da size bir ödev olsun. Araştırma esnasında astronomi tarihine girmiş de olacaksınız.
Size Biraz Tavsiyelerde Bulunmak İsteriz.
Artık amatör astronom olmak için giriş yaptığınızı varsayalım. Bundan sonraki adım astronomi ile ilgili kitapları okumanız. Öncelikle takımyıldızları hakkında bilgi sahibi olun. Onların mitolojik öykülerini öğrenin. Neden Kraliçe, neden Avcı ya da neden Akrep takımyıldızı demişler?
Sonrasında, Güneş Sistemi hakkında detaylı bilgiye sahip olmalısınız. Neden Güneş Sistemi hakkında detaylı bilgiye sahip olacağız der iseniz; herkes yaşadığı mahalleyi bilmek zorunda değil midir? Evrende bizim mahallemiz de Güneş Sistemi. Sonra yaşadığımız ilçe hakkında biraz bilgi sahibi olalım.
İlçemiz Samanyolu Galaksisi. Samanyolu Galaksisi hakkında öğrenecekleriniz sizi daha farklı ilçeleri öğrenmeye itecektir. Mesela bize en yakın ilçe olan Andromeda Galaksi ’sini araştıracaksınız. İlçemizi de öğrendiğimizi varsayalım. O zaman yaşadığımız il olan Yerel Kümeyi bir tanıyalım. Oradan yaşadığımız ülkeyi tanımaya ve hayalinizde gezmeye başlayacaksınız. Evrende 2 trilyondan fazla galaksi bulunmaktadır. Çoğu galakside milyonlarca, çoğu galakside milyarlarca hatta bazılarında ise trilyonlarca yıldız olduğunu düşündüğümüzde çok büyük bir evrende ve çok küçük bir gezegende yaşıyoruz.
Önerebileceğiniz kitap var mı diye soracak olursanız; evet var.
- Gökyüzünü Tanıyalım (M. Emin ÖZEL ve A. Talat SAYGAÇ)
- Kozmos (Carl SAGAN)
- Zamanın Kısa Tarihi (Stephen Hawking)
Brian Greene ve Stephen Hawking’in yazmış olduğu diğer kitapları ve Cosmos dizisini izlemenizi mutlaka tavsiye ediyorum.
Artık Diğer Amatör Astronomlarla Tanışma Vakti Geldi.
Buraya kadar teorik olarak öğrendik diyelim. Soracağınız soru şu: “Ben bunları nasıl gözlemleyeceğim?” Size ilk olarak tavsiyemiz hemen teleskop almayın. Öncelikle bulunduğunuz şehirde astronomi kulüpleri var ise onlarla iletişime geçin. Genelde bu kulüpler üniversitelerde, bilim merkezlerinde bulunmaktadır. Orada bulunan kişilerle iletişime geçin, yaptıkları etkinliklere katılın. Teleskop nasıl kurulur, nasıl gözlem yapılır bunu öğrenmeye çalışın.
Size garanti veriyorum Jüpiter ve 4 büyük uydusu ile Satürn’ün halkalarını gördüğünüz zaman çok heyecanlanacaksınız. İşte o zaman koskoca bir evrende küçücük bir gezegende yaşıyoruz diyeceksiniz. Hayata bakış açınız değişecek. Hayattan hep keyif alacaksınız. Bu arada öğrenmiş olduğunuz bilgileri etkinliklere katılan kişilere anlatmaya başlayın. Korkmayın yanlış bir şey söylersem diye.
Cesaretinizi kazandınız, katıldığınız etkinliklerde gelen kişilere bilgiler vermeye başladınız ve gökyüzüne artık hâkim olmaya başladığınızı varsayıyoruz. Maddi durumunuz iyi diyelim. Teleskop almaya karar verdiniz. Robotik teleskop almayın. İlk olarak manuel bir teleskop alın. Önereceğiniz bir teleskop var mı diye soracak olursanız, sizlere şu yazımızı (teleskop tavsiyesi) okumanızı tavsiye ediyorum.
Gerekli çalışmaları yaptınız ve teleskop aldınız. Fırsat buldukça gözlem yapmaya başlayacaksınız. Ama moraliniz bozulacak. Benim fotoğraflarda gördüğüm gök cisimleri ile teleskopla gördüğüm gök cisimleri arasında fark var diyeceksiniz. Bunlar eski siyah beyaz ekranlı televizyonlarda izlediğimiz filmler gibi diyeceksiniz. İşte ben de şunu söyleyeceğim o zaman; “SİZ OLMUŞSUNUZ”
Astrofotoğrafçılık Vakti Geldi.
Astrofotoğrafçılık ile uğraşan kişilerle sosyal medya üzerinde tanışın. Ülkemizde çok kaliteli kişiler var bu alanda. Size seve seve yardımcı olacaklardır. Maddi durumunuz izin verdi ve güzel bir robotik teleskop ile bir fotoğraf makinesi aldınız. Tabii bunların yanına da gerekli ekipmanları almanız gerekli. Fotoğraflarda gördüğünüz o görüntüleri artık sizin çekme vaktiniz geldi.
Astronomi ile yaklaşık 1 sene civarında uğraştığınızı varsayalım. İlk olarak ne fark edeceksiniz? Hemen söyleyeyim. İlk olarak egonuzu kaybedeceksiniz, kalbiniz tertemiz olacak. Gökyüzüne baktığınız zaman hem meraklı hem mutlu olacaksınız. Daha da çok araştırma yapacaksınız, araştırdıkça öğrenecek, öğrendikçe şaşıracaksınız. Şaşırdıkça da eğleneceksiniz.
Her zaman söylüyorum. Koskoca bir evrende küçücük bir gezegende yaşıyoruz. Bu yüzden büyüklenmeye, böbürlenmeye hele hele EGO sahibi olmaya hiç gerek yok.
Sinan Koçak
Kaynak: https://www.skyandtelescope.com/astronomy-information/