Tahmin edeceğiniz üzere, görselimizin alt sırasında yer alan kafatasları bizim UFO’cular tarafından “uzaylı” ziyaretçilere ve başka mistik gizemli sırlara örnek olarak gösteriliyor.

Değil mi ki uzun kafatası büyük beyin, büyük beyin yüksek zeka, yüksek zeka da uzaylı demek.

Öyle mi peki?

Pek büyük bir sır değil aslında. Dünyamızda bazı kültürlerde, kafa uzunluğu güzel, hatta gurur duyulacak, statü kazandıracak bir şey olarak görülür. Hani bizlerin dövme yaptırması, sünnet olması, kaşa göze göbeğe piercing taktırması gibi. İşte bunlar da çeşitli yöntemlerle çok küçük yaşlardan itibaren kafatasını sarıp sarmalayıp sıkıştırarak çocukların uzun kafalara sahip olmaları için uğraşıyorlar. 

2655008-karen-kabilesi-kadinlari
Sadece kafatası değil, boyun uzatmak da kimi toplumlarda bir statü ve güzellik sembolüdür.

 

Bu kültürel olgu herkesçe bilinmesine rağmen, geçmiş dönemde yapılan bu uygulamalardan kalma kafatasları uzaylılardan, farklı insan türlerine kadar pek çok mistik hikayeye esin kaynağı olmaya devam ediyor. Çünkü biliyorlar ki, dünya kültürlerine meraklı az sayıda insan dışında kimse bu durumun nedenini araştırmayacak, uydurdukları saçmalıklara inanacak.

Bu, tıpkı bazı toplumlarda görülen boyun uzatmak ve eski Japon geleneklerindeki genç kızların ayaklarını küçültmek için uygulanan işlemler gibi kültürel bir olgu. Günümüzde de hala kimi kabile topluluklarında “kafatası uzatma geleneği” devam ediyor.

estetik-gogus
Bizim de ilkel toplumlardan çok farklı olduğumuz söylenemez. Günümüzde gerek kadınlar, gerek erkekler, “daha güzel görünebilmek için” estetik operasyonlar yaptırıyorlar. Özellikle göğüs ve kalça protezleri kadınlar arasında oldukça yaygın. Yüzyıllar sonra bizlere ait mezarlar bulunduğunda çok sayıda kadının iskeletinin üzerinde bir çift silikon torba bulunacak. Acaba o günlerde bu silikon torbalar üzerine ne gibi gizemli mistik hikayeler üretilecek?

 

Bu kabilelerin kafataslarını uzatmak, yani uzun kafalara sahip olmak için uyguladıkları yöntem oldukça basit. Kafatası uzatılmak istenen kişi, bebekliğinden itibaren başı, homojen biçimde değil de, sadece sivri bir yapı oluşturacak şekilde arkaya doğru büyüyebilmesi için sıkıca sarmalanıyor. Bu sıkı sargılar, kişi artık yetişkin yaşa gelene ve kafası “yeterince çekici görünen” uzunluğa erişinceye kadar uygulanmaya devam ediyor.

Yani gördüğünüz gibi, yüzyıllar, binyıllar öncesine ait bulunmuş olan uzun kafataslarının uzaylılarla, farklı insan türleriyle ilgisi yok. Sadece, insanın estetik yargılarından kaynaklanan ve günümüzde de bazı toplumlarda devam ettirilen bir gelenekten ibaret.

En üstteki tıklayıp büyütebileceğiniz fotoğrafta üst sağda bir bebeğin, üst solda ise bir genç kızın kafatasını uzatabilmek için uygulanan yöntem görülüyor. Üst ortada ise uzun yıllar süren işlem sonunda uzun bir kafatasına kavuşmuş orta yaşlı ve artık kafasıyla gurur duyan bir kabile üyesi mevcut…

Zafer Emecan