Bilim insanları, tuhaf bir nesneye ikinci defa baktılar ve bir kuazarda ortaya çıkan ve bu zamana kadar tespit edilmiş en güçlü rüzgarı tespit ettiler.

Bir kuazar (Kuasar olarak da yazılıyor. Türkçesi “yılberk“tir), süper kütleli bir kara deliğin soğuramadığı belli parçacıkları inanılmaz bir şekilde hızlandırması ve bunun sonucunda bu parçacıkların neredeyse ışık hızına ulaşıp parlak ve püskürme benzeri yapılar halinde kara delikten atılması ile oluşur. Kuazarlar sıklıkla onu çevreleyen galaksiye doğru sert bir şekilde esen rüzgarlar üretebilir bu da yıldız oluşumunu azaltır. Ancak şu ana kadar bilim insanları bu kadar güçlü bir kuazar rüzgarı görmemişlerdi.

Kanada’da bulunan Western Üniversitesi’nde astronom olarak görev yapan ve bu yeni araştırmanın baş yazarı olan Sarah Gallagher açıklamasında daha önce kuazarlarda yüksek hızlı rüzgarların gözlemlenmiş olmasına rağmen bu rüzgarların seyrek ve ufak olduğunu ayrıca nispeten daha az kütle taşıdıklarını belirtti: “Diğerlerine kıyasla bu kuazardan çıkan rüzgar, inanılmaz bir hızla muazzam miktarda bir kütleyi sürüklüyor. Bu rüzgar çılgıncasına hızlı ve bir kuazarın bu kadar önemli miktarda maddeyi nasıl taşıdığını bilmiyoruz.”

Bu Kuazar Nasıl Keşfedildi?

Bilim insanlarının SDSS J135246.37+423923.5 diye adlandırdıkları bu kuazar, ekibin hesaplamalarına göre güneşimizden 8 milyar kat büyük, kendi galaksimizin merkezinde bulunan kara delikten ise yaklaşık 2.000 kat yoğun olan bir kara delik tarafından oluşturuluyor.

Bu kuazar, ilk defa evrenin heybetli haritalarını çıkaran Sloan Digital Sky Survey tarafından keşfedildi ve Hawaii’de bulunan Maunakea’nın tepesinde bulunan Gemini North Teleskop’u tarafından da yeniden değerlendirildi. Yeni çalışmanın arkasındaki ekibin bu tarz kuazarı analiz edebilmek adına son zamanlarda geliştirilen bir tekniği uygulaması gerekti.

Aynı sistemin bir sanatçı tarafından yapılmış kızıl ötesi ışıkta görünebilecek olan halinin bir tasviri.  (Görsel Telif: International Gemini Observatory/NOIRLab/NSF/AURA/P. Marenfeld)

 

Çalışmanın ortak yazarı olan ve Oklahoma Üniversitesi’nde astronom olarak görev yapan Karen Leighly, bu kuazarın yeni olmadığını ve Gemini verilerini elde edinceye kadar kimsenin bu kuazarın ne kadar inanılmaz olduğunu bilmediğini bunun da herkesi şaşırttığını söyledi: “Ekibimiz metodolojisini geliştirmeden önce bu nesnelerin üzerinde çalışmak ve ihtiyacımız olan verileri elde etmek çok zordu. Şimdi ise bu kuazar, üzerinde çalıştığımız en ilginç tipteki kuazar olabilir.”

Bu analize dayalı hesaplamalar, bu özel yapının bilim insanlarının bu zamana kadar tespit ettiği en güçlü kuazar rüzgarı ürettiğini gösteriyor. Bu olay ise özellikle ilgi çekici, çünkü bilim insanları bu tarz rüzgarların çevresinde bulunan yapıda bir galaksi oluşturmak için anahtar bir rol oynadığına inanıyorlar.

Araştırmacılar bu kuazarın türünün tek örneği olmamasını umut ediyorlar. Çalışmada yer alan ve Oklahoma Üniversitesi’nde yüksek lisans öğrencisi olan HyunseopChoi, bu sıra dışı yapılardan kuazar kataloglarında daha kaç tane olduğunu bilmediklerini söyledi: “Araştırmalarımız içerisinde gizlenmiş ve muazzam güçlü akıntıları olan daha fazla bu tip kuazarlar olabilir.”

Çeviri: Burcu Ergül Emecan

https://www.space.com/most-energetic-quasar-outflow.html