Eski İskandinav mitolojisinde gökyüzünde yer alan Tanrıların ülkesindeki Asgard şehrinden ismini alan ve asli felsefesi insanlığın ebedi rüyasının evrene doğru genişlemesinin gerçekleşmesi olan Asgardia Projesi’nin uluslararası hukuk çerçevesinde egemen bir devlet olabilir mi sorusunu inceliyoruz.

Projenin web sitesinde şu ifadeler yer almaktadır:

“Asgardia tam teşekküllü bağımsız bir ulustur ve gelecekte Birleşmiş Milletler üyesi olacaktır. Bu statünün gerektirdiği tüm niteliklere sahip bir ülke planlanmaktadır, yani bir hükümet, elçilikler, bayrak, milli mars, amblem ve benzer her şey düşünülecektir.”

Bu ifadeden projenin egemen bir devlet olma niyeti olduğu vurgulanmıştır. Peki bu niyet ne kadar mümkündür?

Bir grup insanın, bir bayrak ve anayasa altında bir araya toplanması, onu bir devlet yapmak için yeter şart değildir (Fotoğraf: Alamy).

 

Devletler, uluslararası hukukun en temel aktörleridirler. Temel olarak, bir devlete devlet diyebilmek için 4+1 şart gerekir.

  1. İnsan Topluluğu
  2. Ülke
  3. Hükümet
  4. Diplomatik ilişkilere girebilme kapasitesi

Bu 4 şart sadece soyut şartlar değil, uluslararası mahkemeler tarafından da uygulanan faktörlerdir.

İnsan topluluğu bakımından Asgardia web sitesinde şu ifadelere rastlıyoruz:

“Asgardia internet sayfasına kayıt olmak, ve devamında ID numarası almak sizi Asgardia topluluğuna üye yapar. Fakat resmi olarak bir ulus olduğumuz onaylanmadan kimseye vatandaşlık verilemez. Millet durumumuz onaylandıktan sonra vatandaşlık almak için gerekli prosedürler yayınlanacaktır ve bunlar diğer ülkelerin vatandaşlığa geçme prosedürleri ile benzer olacaktır. Vatandaş olduktan sonra diğer ülkelerde olduğu gibi tarafınıza pasaport düzenlenecektir. Şimdilik herkesin yaptığı gibi gruplara ve forumlara katılım göstererek ileride gerçekleşecek gelişmeleri takip etmelisiniz.”

Aşılması gereken ilk engel, kalıcı bir nüfusun olup olmadığıdır. Bu husus Asgardia için sorunludur, çünkü vatandaş olmak için başvuranlar Asgardia için ortak bir vizyona sahip olsalar da, ortak bir kadere sahip değildirler. Daha geniş bir ifade ile, herhangi bir “ortak vizyon”, “ortak bir kader” olmaktan çok uzaktır. Asgardia vatandaşları, sanal bir dünyaya bağlı olan ve dünyanın her tarafına dağılmış olan bireylerin bir karışımı olacaktır.

Asgardia

İkinci faktör, Asgardia’nın tanımlanmış bir toprak parçası olmadığı ve vatandaşlarının ikamet etmesi için bir “bölge” planı olmadığı için sorunludur. Asgardia’nın planladığı tek “bölge”, Asgardia’nın vatandaşları tarafından fiziksel olarak ikamet edilmeyecek olan bir insansız uydudur. Dış Uzay Antlaşması’nın  (OST) VIII. Maddesi Asgardia Projesine sorun çıkartmaktadır.

Maddede özetle, “Devletler, gerek hükümetleri tarafından gerek ülkenin sivil toplum kuruluşları tarafından yürütülen tüm ulusal uzay etkinliklerinden bizzat sorumlu olacaktır.” denilmektedir.

Bu durumda projenin uzaya göndereceği uydu da duruma göre fırlatan devletin hukuki rejimine tabi olacağından ortaya bir “bağımsızlık” problemi çıkmaktadır. Bu, dünya üzerinde tanınan başka bir ulusun bağımsız bir devlet fikrini tamamlamayan Asgardia’nın “toprakları” üzerinde yetki sahibi olacağı anlamına gelir. Planlanan insansız uydudan başka, Asgardia’nın vatandaşları ve hükümeti şu anda birlikte çalıştığı tek “bölge”, sanal oyuncular için yeterli olsa da, gerçek dünyada bir devlet için yasal şartı yerine getirmek için yeterli olmayan bir dünyadır.

Üçüncü bir faktör ise Hükümet organizasyonudur. Proje web sitesinde “Uzayda sınır yoktur ve Asgardia dünyanın herhangi bir ülkesinde bölgesel hükümetler kurmayacaktır. Bununla birlikte, bölgesel koordinasyon merkezleri kurmamıza yardımcı olacak gönüllü arıyor olacağız, çünkü Asgardia’lılar tüm Dünya’da yaşıyor ve farklı diller konuşuyorlar. Böylece, kendi dilinizde Asgardia hakkında bilgi edinebileceğiniz bölgesel bir hükümet olmayacak ama bir bölgesel merkez olacaktır.” ifadesi yer almaktadır.

Asgardia’nın gelecekteki hükümeti başka bir hükümet egemenliğine tabi olacak, bu da uluslararası hukuk uyarınca tanınan bir devlet olabilmek için projenin şartı sağlayamadığı anlamına gelecektir.

Dünyanın diğer devletleri ile ilişkilere girme kapasitesi olarak tanımlana nihai faktör bağlamında, Asgardia Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmek niyetinde olduğu ifade ediliyor.  İkinci Dünya Savaş’ından sonra kurulan BM misakının 2. Bölümünde örgüte üyelik ve tanıma meselesi şu şekilde ele alınmıştır: “İş bu Antlaşmanın getirdiği yükümlülükleri kabul eden ve bunları yerine getirme konusunda yetenekli ve istekli olduklarına örgütçe hükmedilen tüm diğer barışsever devletler Birleşmiş Milletlere üye olabilirler.” demektdir.

Birleşmiş Milletler’in Asgardia’yı bir devlet olarak kabul edip edemeyeceği, belirsiz; zira her şey mümkün. Ama Asgardia bir devlet olabilme yolunda diğer üç temel faktörünü karşılayamadığı için kabulün gerçekleşmesi zor.

Bu 4 şartı sağlamak devlet olabilmek için yeterli olmayıp +1 şarta daha ihtiyaç vardır: Diğer devletlerin tanıması.

Devlet olma iddiasındaki bir yapı durup dururken hukuki bir kişilik elde etmez. Bir devlet sadece tanınma yoluyla uluslararası hukuk kişiliğini elde eder. Tanımak tek taraflı bir işlemdir. Karşı tarafın rızası aranmaz. Her devletin tanıma işlemi iç hukukunda farklılık gösterir.

Günümüzde uluslararası hukukta devletlerin tanınmasından söz edilirken veya tanıma bir doktrin olarak ele alınırken genellikle iki temel teoriye başvurulur:

  • Kurucu ve
  • Açıklayıcı Teori

Kurucu teori, tanınmayı diğer devletlerin tanıması şartına bağlar. Bu teoriye göre tanınma, kendiliğinden olamaz, ancak diğer devletlerin takdiri ve onayı ile gerçekleşebilir.

Açıklayıcı teoriye göre bir yapının devlet olarak tanınabilmesi için öncelikle yukarıda sayılan dört kriteri yerine getirmesi şarttır.

Modern devletin ortaya çıkışı ve giderek yeni özgür devletlerin uluslar ailesine katılma mücadeleleri, bu devletlerin tanınması meselesini gündeme getirdi. Ancak yeni kurulan bir devleti tanımak, tarihteki kimi istisnalar hariç, hiçbir zaman kolay olmadı. Tanıma siyasi bir karardır, ancak bu siyasi yargıya hemen her zaman hukuki bir kılıf da gerekmektedir.

Sonuç olarak, Asgardia’nın bir devlet olarak tanınması şu an için imkânsizdır denilebilir. Muhtemeldir ki Asgardia Projesi, başka hükümetlerin yetki ve yasalarına tabi olan uluslararası bir tüzel kişilik olarak tanınacaktır. Ancak, Asgardia’nın diğer birçok uzayı mekan seçen projeler adına daha fazla dikkat çekmek için ilham kaynağı olacağı şüphesizdir.

Yavuz Tüğen