Omega Erboğa (Omega Centauri) Küresel Yıldız Kümesi, gökadamız Samanyolu‘nun bilinen en büyük ve en parlak küresel kümelerinden biridir.

NGC 5139 olarak da numaralandırılan ve bizden yaklaşık 15.800 ışık yılı uzakta, Erboğa (Centaurus) takımyıldızı yönünde yer alan bu yaşlı küresel yıldız kümesi, bünyesinde 10 milyona yakın yıldızı barındırıyor. Bu 10 milyon yıldız, kümenin yaklaşık 90 ışık yılına yakın çapının içinde sıkışık biçimde bir arada bulunuyor.

Çıplak gözle bakıldığında ancak sönük bir yıldız gibi görülebilen bu küresel kümeyi Batlamyus (Ptolemaios) ilk defa gördüğünde normal bir sönük yıldız şeklinde niteleyerek kataloglamıştır. Bir yıldız değil, küresel yıldız kümesi olduğunu ise ilk kez 1826 yılında James Dunlop isimli bir iskoç bilim insanı farketmiştir.

Yeşil daire içinde Omega Centauri’nin gökyüzündeki konumu görünüyor. (Fotoğraf Telif: Akira Fujii)

Kendisine Omega Erboğa denmesinin sebebi, gök biliminde kullanıldığı üzere Takım Yıldızları oluşturan yıldızların parlaklık derecelerine göre Yunan Alfabesini oluşturan harflere göre sıralanması ile ilgilidir. En parlak Yıldız olan Alfa’dan Başlamak üzere Beta, Gama şeklinde devam eden bu sıralama alfabenin yirmi dördüncü harfi olan Omega da son bulur ve Omega Erboğa Küresel Yıldız Kümesi bu sıralamada kendisine ancak son sırada yer bulabilmiştir.

Astronomi bilimine sayısız katkıları olmuş bu meşhur astronom çiftin en az kendileri kadar gökyüzü tutkunu olan oğulları John Herschel, yıllar sonrasında bu küme için şunları dile getirmiştir. “Görkemli Omega Erboğa Yıldız Kümesi, ne tür bir karşılaştırma yapılırsa yapılsın gökyüzünde kendi türündeki en büyük ve en zengin kümedir. İçerisindeki yıldızları saymak olanaksızdır” Sanırım John Herschel’ in bu tanımlaması konuyu yeterince açıklar niteliktedir ve üstüne daha fazla söz söylemeye bizce de gerek yok…

Omega Erboğa’nın Hubble Uzay Teleskobu’nun gözünden yakın plan detaylı görüntüsü. Küresel kümeler, genellikle kırmızı ve sarı renklerde ışıldayan, yaşları 8-10 milyar yıl arasında değişen yaşlı yıldızlardan meydana gelir. Ancak, fotoğrafta gördüğünüz gibi genç mavi yıldızlar da bu kümenin içinde yer alıyor. Bu yıldızların orada ne aradıklarıyla ilgili; “mavi başıboşlar” isimli makalemizi okuyabilirsiniz. (Telif: NASA/ESA – Hubble)

Küresel yıldız kümeleri, genellikle galaksilerin “halo” adı verilen üst bölgelerinde yer alıyorlar. Galaksimiz Samanyolu’nun halo bölgesinde hepsi Omega Erboğa kadar görkemli olmasa da, onlarca küresel küme bulunuyor. Bu kümelerin neden böylesi bir yapıya sahip oldukları, niçin böylesine yoğun yıldız popülasyonunun bir küre biçiminde bir arada yoğunlaştığına yönelik yapılan araştırmalara göre; küresel kümelerin galaksilerin yuttukları cüce gökadaların çekirdekleri olduğu düşünülüyor.

Son yıllarda yapılan araştırmalar, çok yoğun bir küme olan Omega Centauri’nin merkezinde büyük kütleli bir karadeliğin olabileceği yolunda ipuçları yakalamış durumda. Ancak bu durumun kesinlik kazanması için biraz daha araştırma yapmak gerekiyor.

Küresel kümeler yıldızların çok yoğun biçimde bir arada bulunduğu ortamlardır ve Omega Centauri bu alanda liderliği kimseye kaptırmaz. Öyle ki, sadece 1 ışık yılı çapında bir alanın içinde onlarca yıldız yer alabilir. Ne kadar yoğun olduğunu anlamanız için şunu diyelim; bizim yıldızımız Güneş’in 1 ışık yılı çapında çevresi içinde hiç yıldız yoktur. Hatta 2 ışık yılı, 3 ışık yılı, 4 ışık yılı çevresinde de yıldız bulunmaz. Bize en yakın yıldız 4.2 ışık yılı uzaklıktaki Proxima Centauri‘dir.

Sinan DUYGULU & Zafer Emecan

https://astronomy.com/magazine/weirdest-objects/2015/04/36-omega-centauri
earthsky.org
https://www.esa.int/Science_Exploration/Space_Science/Black_hole_found_in_Omega_Centauri